Katılımcılar bu aşure programının örnek bir uygulama olduğunu ifade ettiler. Organizasyon Komitesi adına bir konuşma yapan Prof. Dr. Recep Gündoğan “İslam coğrafyasının her gün yeni bir kerbela ile uyandığın; Bağdat, Şam, Halep, İslamabad, Beyrut, Kabil de sokaklarda, meydanlarda, camilerde patlayan bombaların, sadece masumların kanını akıtmadığını; Alevi ve Sünni dindaşlar arasında fitne ateşini alevlendiridiğini; böylece ‘her yer de Kerbela, her gün aşura’ yaşandığını ifade etmiştir”. 'Muhammed Mustafa ve Al-i Beyt muhabbetini esas kabul eden alevi ve sünnilerin ihtilafları aramızdan kaldırarak birer musahip gibi birbirimizin canından malından ırzından emin kardeşler olarak yaşaması gerekiğini; Yoksa bu fitne ateşinin ‘bizi yek diğerimiz aleyhine kullanarak; onu mağlup ettikten sonra diğerini de mahvedeceğini’, zalimlerin bizi ayakları altında ezerken alevi yada sünni olduğumuza bakmadığını” belirtti.
Prof. Gündoğan, 'Kerbela faciasından ders alarak kardeşliğimize zarar veren başta tarafgirlik olmak üzere hırs, hased, gıybet gibi kötü hasletlerden sıyrılarak, haktan ve haklıdan yana olmak, daima mazlumun yanında, zalimin karşısında olarak Hz Hüseyin’in aziz hatırasına sahip çıkmalıyız' diyerek sözlerini tamamladı.
Diğer konuşmacılar 'Peygamberimizin ehli beyt ile alakalı hadislerden, aleviler ve Sünniler arasındaki kardeşliğin Mili birlik ve beraberliğimiz açısından öneminden ve musahipliğin güzel bir kardeşlik örneği olduğunu ifade ettiler”. Anma toplantısı Mehmet Merdanoğlu Dede ve Mehmet Ali Dedenin yönettikleri semah ve Ali Büyük Şahin Dedenin niyaz ve lokma duasının ardından misafirlere aşure dağıtımı ile sona erdi.