LİYAKAT, az gelişmiş toplumlarda dalkavuklukla doğru orantılıdır. Son dönemlerde gideceğiniz herhangi bir kurumda, işin ehline değil de sadakatini gösterene verildiğini görmeniz mümkün. Gittikçe laçkalaşan, mide bulandıran yalakalar, devlet kurumlarında adeta birbiriyle yarışırcasına takla atlamakta, ar damarının olmadığını da göstermekten gocunmamaktadır.
Aslında bu toplumun kanayan bir yarası. Özellikle son yıllarda mutlak gücün bir siyasi fikir etrafında toplanması neticesiyle, birbirini denetleme mekanizmaların aradan çıkarılması padişah dalkavuklarının türemesine sebep oldu. Soytarılığa level atlatan, ahlaksızlığın içini boşaltan, çıkarları uğruna şebekleşen cehaletini hadsizliği ile taçlandıran bu son dönem müsveddeleri nasıl bu kadar hayatın içine girdi sorgulamak lazım! Hiçbir şey bilmediği halde herşeyi biliyormuş gibi davranarak itibar sağlamaya çalışanları, toplumun her kademesinde görmek mümkün. Bu minvalde:
1) MİLLİ EĞİTİM
Ülkenin tüm dinamiklerinin etkilendiği bu kurumlarımızın hali içler acısı. Öğretmen olmuş ama okuma yazması yok denecekler var. Dört işlem sorunu olan, gündemi takip etmekten aciz, donanımsız kişilerle verilecek bir eğitimin kalitesini düşünmek lazım. Müdür olmuş ama paçalarından cehalet akıyor. Gevrek gevrek gülerek, arkasındaki güce güvenen, elinde doksan dokuzluk tesbihle güya dindarmış gibi rol yapan, eğitim adına hiç birşey yapmayan müfredat adı altında öğrencileri kalıplara sokan bu şaklabanları toplum nereye kadar taşıyacak? Okul müdürlerinin seçilme kriterleri nedir? Lüks şatafatlı bir odada kuluçkaya yatarak, öğretmenlere, ezberlenen cümlelerle caka satmak müdürlük müdür? Siyasi fikre göre tavır alan, hamurumsu yapılarıyla kişiye göre sümüklü böcek gibi kıvrım kıvrım kıvrılan bu zavallılarla, nasıl bir yol alınacaktır? Denetleme mekanizmaları çay kahve içme molası haricinde ne işe yarar? Okul müdürlerinin genel başarı ortalamaları nedir? Okul müdürü olan kişilerin öğretmenlerle öğrencilerle ve velilerle etkili bir iletişim bağı var mıdır? Ne gezer! Okula bağış adı altında para dilenmekten başka işi olmayan siyasi güce göre palyaçoluk yapan bu son dönem müsveddeleri değişmediği sürece eğitimin bu ülkeye zarardan başka bir etkisi olmayacaktır. Okul müdürleri bir tarafa ya iller ve ilçelerdeki milli eğitim müdürleri ne durumda? Hakikaten kalitesizlik nedir, eğitimin asıl sorunu nedir bunu öğrenmek istiyorsanız gidin araştırın cehalet nedirin cevabını fazlasıyla alacaksınız. Milli eğitim bakanı tüm müdürleri denetlemelidir. Eğitime neşter burdan başlasın. Bataklık kurutulacaksa bu cıvıkların toprağa karışımı kesilmelidir.
DİYANET İŞLERİ
İktidarın son dönem imamlarını gideceğiniz herhangi bir camide test etmeniz mümkün. Mutlaka görmüş ve içinizden bu nasıl imam dediğiniz mutlaka olmuştur. Cemaatin toplumun işi hakikaten zor. Bilgisiz, zır cahiller cemaate KURAN´ı nasıl anlatacak? Elinde kitaplardan bulduğu bir kaç paragrafla Cuma´ları geçiştiren bu zavallılardan nasıl kurtulunacak? Ezanı dahi makamına uygun okumayan, KURAN´ı düzgün okumayan bu cehalet timsallerinin halktaki karşılıkları ne durumda? İmamlık denen makamın nasıl ucuza kapandığını, liyakat değilde güdümlü füze olduklarını, vaaz kürsüsünden borazan olduklarını görmek istiyorsanız, herhangi bir camiye gitmeniz yeterli. Dini anlamda yetersiz ama iş para toplamaya gelince aslan kesilen bu cehalet örneklerinin bir an önce görevden alınması lazım. Donanımlı imamlar bir şekilde bulunup atamalarının yapılması şart. Halkın dini duygularıyla bu kadar oynandığı başka bir dönem olmadı. Yıllardır camiler ahıra çevrildi safsatalarıyla toplumun bilinç dünyası öyle bir kirletildi ki, geldiğimiz noktada sadece camiler değil beyinlerimiz, ruhlarımız ahıra çevrildi. Yazıklar olsun!
SOSYAL HAYAT
Milli eğitimin ve diyanetin toplum üzerindeki etkileri yeterli olsaydı toplumda bu kadar şaklaban ortaya çıkar mıydı. Yalakalık ahlaksızlık bu kadar prim yapar mıydı? Nihat doğanlar, gelinler kaynanalar bu kadar pervasız şekilde üzerimize boca edilebilir miydi? Siyasetinden sporuna, ekonomisinden sağlığına yapılan programlar hemen hepsi DARVİN´in derdini anlamamıza yardımcı değil mi? Saçma sapan filmler, içi boş salak salak diziler günün en önemli saatlerine denk getirilir miydi? Bu kadar tembel bu kadar duyarsız menfaatinden başka hiçbirşeyi düşünmeyen insanları kim bu hale getirdi? Sabahtan akşama kadar politika konuşup vatan edebiyatı yapanlar menfaat kişisel ikbal söz konusu olunca bayrağını bile satacak kadar kaşarlanmış bir sistemi nasıl oluşturdu? Yeni nesli gerçeklikten kim kopardı? Milli eğitimden çıkan altın nesil bu kadar boş işler peşinde nasıl koşar hale geldi ? Üç beş dua ezberleyen yarım yamalak bilgilerle toplumun önüne hoca diye iktidar vuvuzela imamlar çıkarılabilir miydi? Tv´ler bu kadar iğrençleşir miydi? Milli eğitim ve dini eğitim neye çare oldu? Suç oranları kalitesizlik nasıl bu kadar arttı?
Milli eğitimi çocukları sürekli gelecekle korkutur, diyanetin imamları çıkar cehennemle korkutur. Çocukların özgüveni yerle bir olur. Kimsenin umurunda değil. Nasıl olsun ki altın nesil dedikleri aslında teneke nesil yetiştirmek amaçlı! muhalefet bu ülkede zaten olsaydı bu kadar iğrenç ortam yaratılır mıydı? Halkın artık bu olaya dur demesi lazım!
Artık yeter! gelecek adına cenneti kazanmak istiyorsak milli eğitimi, diyaneti, sosyal hayatı yalakalardan, lağım farelerinden, menfaat tüccarlarından kurtarıp liyakat sahibi insanlara bırakmamız şarttır. Milli eğitim müdürleri, okul müdürleri, öğretmenler, müftüler, imamlar test edilmeli, ALTIN NESİL suyuna batırılanlar varsa LİYAKATA batırılmalıdır. Bu ŞARTTIR!
