AV. SAHİDE DURAN


KADINA ŞİDDETİN ÖNLENMESİ

.


Türkiye, %38 oranla kadınların en fazla şiddete maruz kaldığı, OECD ülkesi olarak birinci sırada yer alırken onu, %37,4 oranıyla Kolombiya, %36 oranla Kosta Rika takip ediyor. ABD ise %35,6 şiddete maruz kalan kadın oranıyla 4. sırada yer alıyor. Araştırmalarda görüleceği üzere ülkemiz kadın şiddeti önlemede vahim durumdadır. Peki halkı Müslüman olan ülkemiz kadına yönelik şidet de niçin dünya liderliğinde yer almaktadır?

Kadına şiddet, toplumumuzda her geçen gün artan ve bir türlü çözüm bulunamayan büyük bir sorun haline gelmiştir. Erkeklerin kadınlara şiddet uygulamasının nedeni; güç göstermek, öfke boşaltmak, kadınları kontrol etmek ya da cezalandırmaktır. Fiziksel, cinsel, psikolojik, ekonomik, dijital şiddet biçimlerinin tümü bu amaca yöneliktir. Yapılan araştırmalarda kadına şiddettin failleri çoğu zaman ya kocaları ya da boşanmış veya boşanacak eski kocaları olduğu görülmektedir. 

Türkiye’nin Bütün Çıplaklığı ile Tanık Olduğu ve Unutulmayan Kadın Cinayeti; Emine Bulut

Ülkemizde kadına şiddet fiilleri arttığı gibi kadın cinayetleri de artmaktadır. Kadına şiddetin kurbanlarından biri olan Emine Bulut, ölmek istemiyordu ve kızı da annesinin yaşamasını istiyordu. Ancak anne öldü. Henüz 10 yaşındaki kızının yaşadığı ise ölümden beterdi.

Tüm Türkiye, izlediği o birkaç saniyelik video ile bu cinayete tanık oldu. Toplum olarak farkında olduğumuz ancak çoğunlukla görmezden geldiğimiz kadına şiddet, belki de ilk defa bu kadar çırılçıplak karşımızdaydı. Bu sebeple videoyu izleyen herkes, uzun süre yutkunamadı ve içinde derin bir sızı ile insanlığından utandı. 

 Kadına Şiddet İle Mücadelede, 6284 Sayılı Kanun ve İstanbul Sözleşmesi:

Ülkemizde kadına şiddeti önlenmeye yönelik yapılan en önemli düzenleme 6284 sayılı “Ailenin Korunması Ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun”un uygulamaya konulmasıdır. Kadını korumaya yönelik önlemlerin düzenlendiği bu kanun, teorik olarak büyük öneme sahip olsa da  ne var ki kanunun uygulanmasında sorunlar yaşandığı gözlemlenmektedir.

Kadın Cinayetlerini Durdurucağız Platformu’nun 2022 yılı başından itibaren aylık olarak yayınlandığı raporlara baktığımızda ise;2022 Ocak ayından Ekim ayına kadar Türkiye’de 246 kadın cinayetinin işlendiği, 186 kadının ise şaibeli bir şekilde öldüğü verisi yer alıyor. Dolayısıyla yılın bitmesine üç ay kadar bir süre olmasına karşın Türkiye’de 2021 yılında yaşanan kadın cinayetlerinin sayısının, 2022 yılının Eylül ayı sonunda neredeyse yakalandığı göze çarpmakta. Bu istatistiki veriler, kadın cinayetlerinin İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldığı günden itibaren artarak devam ettiğini doğruluyor. 

 6284 Sayılı Kanun çerçevesinde verilen koruma kararları, içerik olarak koruyucu görünse de kadını yeteri kadar koruyamamakta veya bazı zamanlarda taraflarca amacı dışında kullanılmaktadır. Yapılan araştırmalar ile de bu kanunla istenilen sonucun tam olarak elde edilemediğini açıkça ortaya koymaktadır. Bu sebeple 6284 sayılı kanunun varlığını tartışmak yerine uygulamadaki sorunları ile mücadele edilmesi gerekmektedir.

Kadına Şiddeti Önlemek İçin Ne Yapılması Gerekir?

Kadına şiddeti önlemeye yönelik girişimlerin sadece bir kuruma ya da bir sivil toplum kuruluşuna bırakılması, istenilen sonuca ulaşılmasını engelleyecektir. Zira kurum veya kuruluşlar bir yere kadar önlem alabilir dolayısıyla bu problemin köküne inmek gerekir. Bu sebeple bu konuda bireylerin, toplumun ve devletin ayrı ayrı ödevleri bulunmaktadır. Bu kapsamda kadına karşı şiddeti önlemek için;

a. Bireysel olarak: Özellikle kadınların, şiddet konusundaki bilgi seviyelerinin artırılması önemlidir. Zira şiddete maruz kalan kadınların ne gibi hakları ve güvenceleri oldukları konusunda bilgi sahibi olmaması yapılan saldırılara yutmak zorunda kaldıkları görülmektedir. Dolayısıyla kadına verilecek bu bilgiler aile içerisinde yetişen çocukların da bilgi seviyelerinin artırılmasını doğal olarak sağlayacaktır.

b. Toplumsal olarak: Kadına şiddeti normalleştiren her türlü girişimin toplumca reddedilmesi de gerekmektedir. Toplumda şiddet duygusunun artması durumunda şiddetin dışa vurumu özellikle kadınlar ve çocuklar üzerinde gerçekleşmektedir. Haliyle aile içi şidette anne ve çocukta yaşadığı travmaların ve psikolojik şiddetin bu kişilerin sağlıklı bir hayat sürdürülmesi beklenilemez. Bu konuda en büyük sorumluluk özellikle saldırganın anne ve babasına iş düşmektedir. Erkektir yapar zihniyetiyle şiddeti meşrulaştırmamaları, kınamaları gerekir ve karşı tarafın bir insan evladı olduğunu hatırlatılmalıdır. Ceza ve güvenlik tedbirlere bırakılmamalıdır. Zira aile içi şiddet saklanıldığından yapılan araştırmalar gerçek verileri göstermemektedir. Bu sebeple toplumsal olarak her türlü şiddet fiiline karşı çıkılması büyük öneme sahiptir.

c. Devlet olarak: Bireysel ve toplumsal olarak üzerimize düşen ödevlerin organizasyonunun, devlet tarafından sağlanması gerekmektedir. Üstelik devletin, kadına karşı şiddet konusunda önleyici tedbirler almaması ve caydırıcı müeyyideleri uygulanması gerekmektedir. 

 

SAĞLIK

Besni Nöbetçi Eczane 06.05.2024 Pazartesi

Bu sayfada, Besni konumunda bulunan, 6 Mayıs 2024 Pazartesi günü mesai bitiminden, 7 Mayıs 2024 Salı sabahına kadar Besni Nöbetçi Eczaneler listesi yer alıyor.

GÜNDEM

Fahiş fiyat Meclis gündeminde, rekor ceza yolda!

Son zamanlarda artan şikayetlerin ardından fahiş fiyatlara karşı harekete geçildi.

SPOR

Adıyaman Belediyespor deplasmandan 3 puanla döndü

Bölgesel Amatör Lig 8. Grupta mücadele eden Adıyaman Belediyespor deplasmandan 4-0'lık skor ile galip döndü.

GÜNDEM

Tutdere hükümete seslendi: ‘TYP devam etmeli’

Tutdere hükümete seslendi: ‘TYP devam etmeli’