11 Mart 2020 günü başlayan ve takip eden hergün ağırlaşarak devam eden korona ile yaşam şartları hayatımızı iyice sıkıcı hale getirsede hem kendi hemde çevremizin sağlığı için dayanmaktan başka çaremizin olmadığı bilinci ile yaşamaya devam ediyoruz.Bu gidişle daha uzun bir süre ne düğünler eski düğünlere, ne de cenazeler eski cenazelere benzemeyecek.
İki aya yakın süreden beri evde televizyon ve bilgisayar başında geçen zamanımızda bir çok önemli detaylar hepimizin dikkatini çekmiştir. Özellikle hemen hemen tüm televizyon kanallarında gündemle ilgili konularda saygın bir şekilde görüşlerini açıklayan pırıl pırıl bilim adamlarını görünce, geçmişteki kısır çekişmelerle ekranları işgal eden açık oturum gediklilerinin isimlerini ve cisimlerini çok şükür unuttuk. Bu musibet salgından bir an önce kurtulmamız ve normal yaşama dönmemiz dileği ile kendi kendime karalamaya çalıştığım Yeni Şiirimi sizlere armağan ediyorum.
Korona
Evlerden çıkamaz olduk günlerden beri
Seni kim gönderdi bize illet corona
Saç sakala karıştı görünmez oldu deri
Seni kim gönderdi bize illet korona
Ekmek çarşıda kaldı, evde gözyaşı var
Çoluk çocuk herkes ediyor sana zar
Birgün sanada olur gör, bu dünya dar
Seni kim gönderdi bize illet korona
Çinden başlamıştın sen bu zor oyuna
Garip çoban gitmez oldu artık koyuna
Gün göstermesin icat edenin soyuna
Seni kim gönderdi bize illet korona
İyi tarafların da bazan yok değil hani
Anladı herkes bir daha, bu dünya fani
Hizaya geldi vallahi zulmeden cani
Seni kim gönderdi bize illet korona
Git başımızdan, çık kapıdan bacadan
Allah razı olsun Fahrettin Koca´dan
Hasan Emre´ninki ibarettir ricadan
Seni kim gönderdi bize illet corona
