David Harvey"Koronovirüse karşı kolektif bir cevabımız var"makalesini ilgi ve dikkatlice okuyunca;
Kapitalizm´in üretim araçlarını modernleştirme sürecini gözden geçirme sürecide gözümüzün önünden geçti. Çok yeni tablet, bilgisayar vb. araçlar geliştirirken, üretici güçleri üretimin önemsiz unsurları haline de getirdiği gerçeğini yalın bir biçimde Marks´tan alıntılar yaparak açıklıyor bu makale.
Kapitalizmin "devrimci"vasfına göndermeler de bulunuyor.
Kapitalizmin devrimci niteliği; Kendini yenileyerek, üretim araçlarına daha fazla sahip olup,artı değeri kendi için kullanmayı amaçlamaktadır.
Emekçi sınıfları, daha çok üretimin dışına atıp kendine mahkûm etmesi temel özelliğidir.
Bu nedenle kapitalizm ve onun sınıf temsilcisi olan
"Burjuvazi",toplumun bütünü için değil, sadece kendi sömürüsünü devam ettirebilmek adına yani kendi sınıfsal çıkarı için devrimcidir. Bu özelliğini tümüyle yeni bir üretim ilişkisi ve bölüşümü için kullanması da mümkün değildir. Sınıf karakteri ve özelliği buna izin vermez.
Bana göre Marks´ın bu süreçte üretici güçlerin gelişeceği fikri toplumsal süreçte doğrulanmamıştır.
Hatta DAVİD HARVEY´in belirttiği gibi yeni bir İŞÇİ sınıfı oluşmuştur. Amerika´da oluşan bu yeni sınıfa ülkemizden de örnekler vermemiz mümkündür.
Neoliberal kapitalizm, işçi sınıfı örgütlülüğünü ortadan kaldırarak, işçi sınıfının üretim sürecindeki rolünü etkisizleştirmiş, sınıfsal bilincini yok etmiştir.
Kapitalizm; Kendi egemen sınıfı için yarattığı sözde devrimciliği, sadece kendisini kurtarma özelliği taşır. Buna rağmen gücünün yetmediği, dönüşümü sağla(ya)madığı dönemlerde ol(uş)muştur.
Korona virüs tamda kapitalizmin bu açmazını ve çıkmazını yakalamıştır.
Önemli olan bu çıkmazı ve açmazı bizim yakmayabilmemizdir.
DAVID HARVEY´in dediği gibi,daha önceleri tepkimizi sokaklara dökülerek,direnerek verebiliyorduk.Bugün maalesef bu mümkün değil.
Ama bunu böyle kabullenmeden değişik bir yol bulmalı veya yeni bir yol yapmalıyız.
Bu aşamada mücadeleyi kolektife dönüştürmek yaşamsaldır.
Bu tespit doğru ama eksiktir.
Mücadeleyi kolektife dönüştürecek büyük bir aydın hareketine ihtiyacımız bulunmaktadır.
Kolektifi,hareketlendirecek ve hareket biçimlerini belirleyecek bir önderlik gereklidir..
Bu önderlik, Kapitalizm ile çelişmesi olan her katman ve sınıfa yönelmelidir.
Her ülke kendi yaşam pratiklerinden hareket etmelidir.
Marx´ın Avrupa için düşündüğü toptan devrim anlayışını Sovyetler örneği ile Lenin yıkmıştı.
Bu nedenle, zayıf ve örgütsüz olan devrimci sınıfları harekete geçirme görevi ile karşı karşıyayız. Görevimiz zor ama olanaksız değil.
