Kıymetli okurlar, bildiğiniz üzere ülkemiz Ormanları günlerdir Alev Alev yanıyor. Sabotaj mı aşırı sıcakların sonucu mu bu yangınlar meydana geldi bilinmiyor, ama tek bilinen iktidarın yangını söndürme konusunda yetersiz kalmış olması.
Yangınlar, Antalya´nın Manavgat ilçesi, Muğla´nın Bodrum ve Marmaris ilçeleri başta olmak üzere, Türkiye´nin birçok il ve ilçelerinde ağır tahribata yol açtı.
Manavgat´ta onlarca mahalle ve köyler, bölgede yaşayan insanlarımızın ahırları, samanlıkları yandı, onlarca hayvanları da yangınlarda yanarak telef oldu.
En etkileyici olan olaylardan biri de Bir yaşlı teyzenin hayvanlarından birisini satıp kanser hastalığı için biriktirmiş olduğu parasını yangınlarda kaybetmiş olması.
Yangınları söndürmek için Türkiye´nin çeşitli illerinden binlerce Kahraman itfaiye ekiplerimiz, her zaman kardeşliğimizle övündüğümüz Azerbaycan, Türkiye´nin her derdine hızır gibi yetişen AFAD, birçok gönüllü yardım kuruluşları, onlarca araç ve ekipmanlar. Çeşitli illerden yüzlerce vatandaşımız da Antalya Büyükşehir belediyesi ve Manavgat belediye başkanı Şükrü Sözen´in çağrılarıyla, Yangın dayanışma Merkezine yangından etkilenen insanlarımız için; Su, kuru gıda, hayvan yemi gibi birçok yardımı ulaştırdılar, ulaştırmaya da devam ediyorlar. Bunun yanında bölgede bulunan bazı oteller konaklama ihtiyacı için bölge insanlarımıza ücretsiz konaklama hizmeti vererek, üstlerine düşen görevi yerine getiriyorlar.
İşin en acı tarafı da bazı yerleşim yerleri ve ormanların büyük kısmının engebelli ve dağlık olduğu için itfaiye ekiplerinin yangınlara müdahale etmesinin zor olması. Ve buralara sadece Yangın Söndürme Uçakları ve Helikopterlerin girebiliyor olmasıdır.
Bu yangınlar devam ediyorken, Türkiye bir gerçeği öğrendi. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti´nin kiralık olarak sadece 3 yangın söndürme uçağı varmış.
Dünyada bazı ülkelerde Yunanistan´da 20, Fransa´da 26, İspanya´da 17, İtalya´da 19 söndürme uçağı bulunuyor.
Cumhurbaşkanlığı Envanterinde ise tam 13 uçak var. İtibardan tasarruf olmaz diyenler, keşke itibardan tasarruf etseydiniz de, tedbirden tasarruf etmeseydiniz. 13 makam uçağımız olacağına 10 yangın söndürme uçağımız olup, 3 tane makam uçağımız olsaydı. Eminim ki o zaman Dünya bizi kıskanıyor, Almanya bizi kıskanıyor diyebilirdik.
Bir diğeri ise unutturulmaya çalışılan Türk Hava Kurumu, ve bu kurumun hangarda bekletilen söndürme uçakları.
Türk Hava Kurumu ve bu köklü kurumun uçakları ile ne sorunları var, bilmiyoruz ama inatla bekletilip uçurulmuyor.
Mesela Ruslardan söndürme uçakları kiralamak yerine buradaki uçakların Rusya´ya verilen kira parası ile tamir ve bakımlarını yapıp uçurulabilirdi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, koordinasyon toplantısı sonrası yaptığı açıklamada özetle; THK ile problemimiz yok, olmaz da. Elindeki uçakla ilgili problem, uçabilecek kapasitede değil, uçsa da performans verecek kapasitede değil. Türkiye´nin coğrafyasına göre helikopter seçildi. THK´nın uçakları uçabilecek kapasitede değil, hala antikacı dükkanı gibi 1960´lardan kalma uçakları kullanalım tarzı açıklamalar yapılıyor, dedi.
Sayın Bakan´a soruyorum; Baykar Savunma´nın sahibi Teknofest Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar´ın öncülüğünde gerçekleştirilen TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali´ne THK´ya ait yangın söndürme uçaklarının bir gösteri yaptığı ortaya çıktı. Ve 2019 yılında İstanbul´da Atatürk Havalimanı´nda düzenlenen Teknofest festivalinin üçüncü gününde Türk Hava Kurumu´na bağlı yangın söndürme uçakları bir gösteri uçuşu yaparak yangın söndürme tatbikatı yaptı. Bu uçaklar antika ise tatbikat nasıl yapabiliyor? Bir diğeri,
Anadolu Ajansı tarafından servis edilen haberde ise, şu anda kullanılmayan uçaklardan birisinin suyu bırakma anının yer aldığı fotoğrafa yer verilerek, ?THK bünyesinde bulunan ve ?Ateş Kuşu´ adı verilen CL-215 tipi yangın söndürme uçağı, İstanbul Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali´nde gösteri sundu? ifadesi kullanıldı.
Bütün bunlar resmi kayıtları ile ortadayken nasıl inanalım size?
THK Uçaklarının durumunu öğrenmek ve CHP´li Büyükşehir belediyelerinin kiralayıp kullanılması ve yangınlara müdahale edilebilmesi için kurumun Kayyum başkanı´nı telefonla arayan CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu´nun ve kurmaylarının telefonlarına çıkıp, cevap veren olmadı.
Kayyum bey, daha sonra CNN Türk Tv´de yaptığı açıklamada düğünde olduğunu söyleyerek helallik istedi. Sayın başkan, Ülke cayır cayır yanıyorken, hiç mi utanmadınız düğünde olmaya? üstelik başında bulunduğunuz kurumun uçaklarına ihtiyaç duyulurken.
Israrla uçakların kullanılmasını isteyen CHP´li Büyükşehir Belediye Başkanları, Kemal Kılıçdaroğlu´nun öncülüğünde Bu kez de ortak bir açıklama yayınlayarak, THK´nın bütün uçaklarının bakım ve işletme giderlerini karşılamak istiyoruz, yeterki uçakları verin, biran önce yangını söndürelim kontrol altına alalım diyorlar.
Neden vermiyorsunuz?
Her defasında yerli arabamız çıkıyor, hazırlanın uzaya gidiyoruz diyerek göğüslerini gerenler, söndürme uçağımız olmamasını içlerine nasıl sindirebiliyor?
Yangın söndürme uçağımız yok; ama olsun, İtibarımız göklerde!
