Türk suluboya ekolünün güçlü temsilcilerinden biri olarak kabul edilen sanatçının eserleri ABD, İngiltere, Hollanda ve Şili gibi ülkelerdeki koleksiyonlarda da yer alıyor.
Uluslararası sanat platformundan davet aldı
Göğüş’ün sanatsal başarısı yalnızca sergilerle sınırlı kalmadı. Sanatçının eserleri, çevrimiçi uluslararası platformlar tarafından da ilgiyle takip edildi. Türk ressamları tüm dünyaya tanıtmak amaçlı kurulmuş İngiltere Londra kaynaklı Turkish Painting Association.U.K. (www.turkishpaintinguk.com) web sitesi yöneticileri, başarılı gördükleri ve gerek yaşamını yitirmiş, gerekse de hala yaşayan ressamların özgeçmişini, sanat anlayışını ve eserlerini derleyerek sitede yer veriyorlar.
Sanatçının aktardığına göre, bu platformu yöneten ekip Türkiye’deki ressamları internet üzerinden inceleyerek uygun gördükleri isimlerle iletişime geçiyor. Göğüş ile de irtibata geçen ekip, diğer tüm seçkin ressamlar gibi onun da 24 eserine ve kapsamlı özgeçmişine sitelerinde yer vereceklerini bildirdi.
Göğüş, bu daveti kabul ettikten yalnızca bir hafta sonra söz verilen şekilde uluslararası platformda yer aldı. Sanatçı bu durumu şu sözlerle anlattı:
“Benim de sitelerinde yer alacağımı ve her ressamda olduğu gibi 24 adet resmimle birlikte özgeçmişimi yayınlayacaklarını söylediler. Ben de olur verdim. Bir hafta sonra, sitede görüldüğü gibi yer aldım.”
Bu gelişme, Göğüş’ün uluslararası görünürlüğünü artırırken, Besni’den çıkan bir sanatçının dünya sanat platformlarında da takdir gördüğünü bir kez daha gösterdi.
Doğanın İzinde Bir Sanat Yolculuğu
Sanata ilgisi daha ilkokul çağlarında başlayan Göğüş, düzenli resim pratiğine memleketinde gördüğü dağlar, vadiler, evler, akarsular ve yöre insanını çizerek başladı. Gördüğü her beyaz yüzey, onun için bir tuvale dönüşüyordu.
1978’de üniversite eğitimi için Ankara’ya taşınmasıyla birlikte sanatla olan bağı daha da güçlendi. Boş vakitlerini sanat galerilerinde geçiriyor, ressamlarla tanışıyor ve modern Türk resminin damarlarını yakından gözlemliyordu.
Ev koşulları ve çalışma hayatı nedeniyle suluboya tekniğine yönelmesi, zamanla büyük bir tutkuyu da beraberinde getirdi. Suluboya ile hem hız hem duygu hem de atmosfer yakalayabilen sanatçı, tekniğin tüm zorluklarını avantaja dönüştürerek kendine özgü bir üslup oluşturdu.
Yerelden Evrensele Uzanan Görsel Hafıza
Göğüş’ün resimleri, izleyiciyi kimi zaman bir Anadolu köyüne, kimi zaman Karadeniz’in sisli dağlarına, kimi zaman da İstanbul’un büyüleyici siluetine götürür. Sanatçının temel ilham kaynağı doğa ve Anadolu’nun kültürel dokusudur.
Yerel motifleri çağdaş bir yorumla ele alan Göğüş, Türkiye’nin:
- tarihi mirasını,
- tehlike altındaki doğal alanlarını,
- kültürel çeşitliliğini
suluboyanın etkileyici ışık oyunlarıyla tuvaline taşır.
Sanatsal yaklaşımını “duyguları, anıları ve güzelliği yerelden evrene aktarmak” olarak özetleyen Göğüş, özellikle renk, perspektif ve desen uyumuna gösterdiği titizlikle bilinir. Suluboya gibi zor bir teknikte uluslararası tanınırlığa ulaşmasının ardında bu disiplinli yaklaşım yatmaktadır.
Seçilmiş Sergiler ve Sanat Katkısı
Sanatçı, 2019’dan bu yana Birleşik Ressamlar ve Heykeltıraşlar Derneği’nin (BRHD) Ankara’da düzenlediği büyük serginin düzenli katılımcısıdır. Ayrıca:
- IWS (Uluslararası Suluboya Sanatçıları Derneği) sergileri
- Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Çankaya Şubesi sergileri
- Türkiye’nin 20’den fazla ilindeki grup sergileri
- İstanbul Sanat Fuarı
- ArtAnkara
- ArtNova
-
- İzmir Uluslararası Sanat Bienali gibi birçok seçkin etkinlikte yer almıştır.
Göğüş ayrıca BRHD ve IWS üyesidir.
2019’dan bu yana BRHD tarafından düzenlenen “Büyük Sergi”ye her yıl katılan Göğüş, Türkiye’nin 20’den fazla şehrinde açılan grup sergilerinde de sanatseverlerle buluştu.








