Yol Çalışmalarında Tarihi Keşif
Siverek-Kahta Karayolu’nun 30. kilometresinde, Karayolları ekipleri tarafından yürütülen çalışmalar sırasında, bazalt sütunlar keşfedildi. Bu sütunlar, dünyada eşi benzerine çok az rastlanan doğal oluşumlar arasında yer alıyor. Keşif, bölge turizmi açısından önemli bir fırsat sunuyor.
Dünyada Benzer Örnekler ve Koruma
Dünyada, Kuzey İrlanda’daki 12 metre yüksekliğinde ve 40 bin adede kadar sayıda bazalt sütun, 1986 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak kabul edilmiştir. Türkiye’de ise Manisa’nın Kula-Salihli bölgesindeki benzer sütunlar, jeopark alanı olarak ilan edilmiştir. Bu nedenle, Siverek’teki sütunların da bir jeopark alanı olarak değerlendirilmesi ve korunması talep ediliyor.
Yol Çalışmaları ve Koruma Talebi
Bölge sakinleri ve vatandaşlar, keşfedilen bu doğal oluşumların korunmasını ve çevresindeki yol çalışmalarının sütunlara zarar vermemesi için gerekli önlemlerin alınmasını istiyor. Birçok sürücü, taşların önünde durarak hatıra fotoğrafı çekerken, yerel halk bu doğal güzelliklerin turizm açısından büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirtiyor.
Rastlantı ile Keşfedilen Sütunlar
Mehmet İlyas Gizligöl, bir gezi sırasında bu bazalt sütunlarını fark etti ve araştırmalara başladı. Sütunların, dünyada az rastlanan volkanik bazalt sütunlar olduğunu ve en az 2 milyon yıl yaşında olduğunu belirtti. Gizligöl, bu keşfin turizm ve jeoturizm açısından büyük bir değer taşıdığını ve bölgenin acilen korunması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Siverek Kaymakamlığı ve Urfa Valiliği ile iletişime geçilerek yol çalışmalarının geçici olarak durdurulduğunu, Harran Üniversitesi’nden bir rapor hazırlandığını belirtti.
Vatandaşların Görüşleri
Yoldan geçen bir vatandaş, taşların sosyal medyada gördüğü ve çok ilgisini çeken bir doğal oluşum olduğunu ifade etti. Hem doğal hem de ilginç şekillerde bulunan bu taşların turizm açısından büyük bir potansiyel taşıdığını belirterek, Siverek’in bu keşiften turizm anlamında yararlanmasını umduğunu söyledi.
Siverek’teki bu doğal güzelliklerin korunması, bölgenin turistik değerini artırabilir ve hem yerel halk hem de ziyaretçiler için önemli bir cazibe merkezi olabilir.