“Bir günlük iş bırakma kararımıza uyarak iş bırakan şube müdürü, uzman, araştırmacı ve müfettiş kadrosunda çalışan eğitim çalışanlarımızla birlikte Ankara’da geniş katılımlı bir basın açıklaması gerçekleştirdik” ifadelerini kullanan Demir, “biz işler aksamasından elbette memnun değiliz ancak eğitim bürokrasisinde iş barışını bozan, huzurunu kaçıran, verimini olumsuz olarak etkileyen ve dengeleri bozan bir yanlıştan dönülsün diye iş bırakma kararı aldık. TBMM bu yanlışı düzeltmelidir. Eğitimcileri bölen ayrıştıran değil, birleştiren ve bütünleştiren bir Öğretmenlik Meslek Kanunu hazırlamalıdır. Bu tarihi fırsat kaçırılmamalıdır” çağrısında bulundu.
Yeni yasama döneminde TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmeye devam edecek olan Öğretmenlik Mesleği ve Millî Eğitim Akademisi Kanunu Taslağı’nda şube müdürü, uzman, araştırmacı ve müfettiş kadrosunda bulunan Millî Eğitim Bakanlığı personeline de uzman ve başöğretmenlik ünvanı hakkı tanınması gerektiğini dile getiren Demir, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun ayrıştırıcı değil kapsayıcı olması gerektiğini vurgulayarak, “Hatadan dönülsün; şube müdürü, uzman, araştırmacı ve müfettiş kadrosunda bulunan eğitim çalışanlarına da uzman ve başöğretmenlik ünvanı hakkı tanınsın” dedi.