Bir Tarih yeniden Ayağa kalkıyor

Çalışmalar aralıksız devam ediyor
Besni´nin tarihi varlıkları arasında önemli bir yeri olan Ören ve Kızılin Köyleri arasında Göksu Çayı üzerinde bulunan Roma dönemine ait iki bin yıllık taş köprü restore edilmeye başlandı. Adıyaman Müze Müdürlüğünün denetiminde Gaziantep Restorasyon ve Konservasyon Bölge müdürlüğü tarafından yaptırılan restorasyon çalışması aralıksız devam ediyor.
Restorasyonda orijinal halini yakalamak için kesme kireç taşı kullanılıyor. Tarihi İpek yolu üzerinde bulunan köprü, restorasyon tamamlandığında bölgedeki diğer tarihi mekanlar ile birlikte bütünlük teşkil edecek. Turizm açısında bölgenin en güzel mekanlarının başında gelen Kızılin köyüne sadece 3 km. uzaklıktaki köprü Bölgenin turizme kazandırılmasın önemli rol oynayacak.
İki bin yıllık Köprü Cendere´den daha büyük
Yaklaşık 150 yıl kadar önce Besni tarafındaki köylüler Göksu nehrinin karşı tarafında bulunan köylülerin saldırılarından kurtulmak için güvercin gübresinden yaptıkları patlayıcıyı köprünün orta yerinde patlatarak köprüyü çökertirler. Patlamada köprünün orta kemeri çökmüş, diğer kısımları sağlamdır. Üç kemerli olan köprünün orta kemerin iki ayağı arasındaki açıklık yaklaşık 25 metre kadardır. Köprünün Cendere köprüsünden daha büyük ve daha önemli olduğu söyleniyor.
Kızılin köyüne yakın Göksu nehri üzerinde, tarihi ipek yolu üzerinde bulunan Kızılin köprüsü, Anadolu´nun Mezopotamya´ya açılan kapısıdır. Kızılin´e 3 kilometre uzaklıktadır. Köprü ayaklarının yakınlarında tarihi ipek yolunun kalıntıları bulunmaktadır. Gazeteci Şekip Önder´in Azimşehir Besni Kitabının Kizilin bölümünde şöyle deniliyor. ?Köprü Romalılar zamanında (imparator Vespasian) tarafından 1. Yüzyılda yaptırılmıştır. Urfalı Mateos´un ?Vekayi-Namesi? s (272) adlı kitapta Kızılin köprüsü hakkında şöyle deniliyor; ?Ermenicesi Şence veya Sinca, arapçası Nahr el-azrak (türkçesi Göksu), Ptolamee´ye göre de Singas. Bu, Samosat´ın cenubundan akarak şark tarafından Fırat´a dökülen ehemmiyetli bir çaydır. Sinca köprüsü bir Roma inşaatçısıdır. Arap müellifleri bunu dünya harikalarından biri olarak saymışlardır.?