Türkiye’nin seçimlere üç ayı aşkın bir zaman kalmasına rağmen şimdiden seçim havasına girdiğini görmekteyiz.
Sevgili dostlar seçimlerde çevre kirliliği ve gürültü kirliliğinin kayıtsızca siyasi partilerin adayları tarafından istismar edilerek, kendi seçim bölgelerinde bütün insanları rahatsız ettiklerini üzülerek görmekteyiz. Bu konuda geçtiğimiz 2014 Martında yapılan mahalli idareler seçimlerinde örneklerini yaşayarak gördük. Seçim karargâhlarına bir diyeceğimiz yok ama araçlarla memleketi canından bezdirecek şekilde gürültü yaparak caddelerde, sokaklarda, mahalle aralarında gezdirerek herkesin nefretini kazanmalarının bir anlamı yok diye düşünmekteyim.
Sevgili dostlar herkes bir şekilde ölçerek, tartarak nereye oy vereceğini bir karara bağlamaktadır, buna rağmen insanları özellikle kendi seçmenlerini de rahatsız ederek yapılan ses ve görüntü kirliliği ile herkesin tepkisini çeken fiili davranışlardan dolayı aday olacak arkadaşların kaçınacaklarını umut etmekteyim.
Seçime giderken bu konuda kanunları ihlal edenlere karşı yetkili mercilerin gereğini yapacaklarını umut ederek, siz okurlara bu konuda kanunun suç saydığı fiilleri bilgilerinize sunuyorum.
Gürültü ve çevre kirliliğine ilişkin belirlenen suç unsurları ve cezai kanuni maddeler.
22 Aralık 2013 tarih ve 28859 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Yüksek Seçim Kumlu Başkanlığının kararına göre
1. Sesli propaganda araçlarının kullanımında Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliğinde verilen sınır değerlerin aşılmaması, susturucu vb. ses giderici özellikleri olmayan taşıtların seçim propaganda ve faaliyetlerinde kullanılmaması, korna vb. cihazlarla gürültü yapılmaması, okul, hastane, konut gibi gürültüye hassas alanlarda ses yükselticilerin kullanılmaması, aksi hallerde 2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca idari işlem yapılması.
2. Görüntü kirliliğini önlemek gayesi ile;
a- Aday veya partilerin seçim merkez ve büroları dışında ve belediyelerin izin verdiği yerler haricinde afiş, poster ve flama aşılmaması, yapıştırılmaması,
b- Kullanılacak afiş, poster vb. duvar ilanlarının, İl ve İlçe Seçim Kurullarınca gösterilecek yerler dışında asılmaması, yapıştırılmaması,
c- Özel bina ve konutların (mülk sahibinden izin alınmadan), kamu binaları ile resmi dairelerin, tarihi, kültürel ve turistik binaların, okulların, mabetlerin duvarlarına, anıtlar, trafik levhaları, aydınlatma lamba ve direkleri ile parklardaki donatı ekipmanları ve şehir mobilyaları, yollar, cadde, sokak ve kaldırımlara afiş, poster ve flama asılmaması, yapıştırılmaması, bu hususlara uymayanlar hakkında 5326 sayılı Kabahatler Kanunu uyarınca idari işlem yapılır.
Gürültüye neden olma fiili için uygulanacak idari para cezaları; 5491 sayılı kanunla değişik 2872 sayılı Çevre Kanunun 20. maddesinin “h” bendinde “Bu Kanunun 14 üncü maddesine göre çıkarılan yönetmelikle belirlenen önlemleri almayan veya standartlara aykırı şekilde gürültü ve titreşime neden olanlara, konutlar için 400 Türk Lirası, ulaşım araçları için 1.200 Türk Lirası, işyerleri ve atölyeler için 4.000 Türk Lirası, fabrika, şantiye ve eğlence gürültüsü için 12.000 Türk Lirası idarî para cezası verilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Kabahatler Kanununun 36. maddesi genel kolluk ve zabıta görevlilerine idari yaptırım kararı alma yetkisini vermekte olup; Çevre Kanunu’nun 14. maddesine aykırı hareket ettiği tespit edilenlere idari yaptırım uygulama yetkisi, yetki verilmiş kurum ve kuruluşlara aittir.
Bu seçimlerde etik olacak davranışları siyasi partilere ve onların adaylarına bırakırken, takdiri milletimize bırakarak herkese selam ve saygılarımı sunuyorum.