Baroların Yarışı Koltuk Yarışı Olmamalı
Türkiye’de büyük bir hukuksuzluk yaşandığını, Anayasa ve demokrasinin büyük bir tehlike altında olduğunu belirten Elibol, “Anayasaya uyması gerekenler anayasayı umursamıyorlar. Yargının üç ayağından biri avukatlar. Yargı, devletin denetleme yetkisi. Denetleme gücü şu anda ortadan kalktı. Sayıştayın etkisi kalmadı. Anayasa Mahkemesi 153. madde olmasına rağmen dikkate alınmıyor. Bu ülke, bu kadar insan hakkı ihlalleri, Anayasa ihlalleri, hukuk ihlalleri ve temel hak ve özgürlük ihlalleri yaşamadı. Baroların yarışı koltuk yarışı olmamalı. Avukatlık kanunu barolara hukukun üstünlüğünü, demokrasiyi ve insan haklarını koruma, gözetme ve bunlara içsellik kazandırma görevi vermiştir, bunun bilincinde olduklarına inanıyorum” diye konuştu.
Çürümede Baroların da Rolü Var
Avukatlık kanununun kendisine vermiş olduğu hukukun üstünlüğü ve insan haklarına içsellik kazandırma görevlerinin maalesef tam olarak yerine getirilmediğini söyleyen Elibol, “Aralık ayında Türkiye Barolar Birliği seçimi var. Savunma mesleği için önemli bir yıl; inşallah ülkemizde tekrar hukuk devleti tesis edilir, herkes Anayasaya, yeminine uyar. 40-50 yıllık avukatım, maalesef şu anda ben bugüne kadar ki hukuksuzluğu görmedim. Korkunç bir çürüme var. Bu çürümede baroların da hissesi var. Ama inşallah bu dönemde yapılacak barolar yönetimleri, Türkiye Barolar Birliği yönetimleri daha aktif ve daha etkili olurlar. Yeni yönetimlere çok iş düşüyor. Baroların asıl görevlerinden biri hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını işlevsel kılmaktır. Bu konuda mücadele vermektir, görevidir bu.”