Menü
Seçim sonunda kaybeden tarafın kazanan tarafı dün gece falanca mahallede çeyrek altın veya para dağıtmakla suçlayarak yenilgiye kılıf ayarlamasını birçok seçimde gördük ve bu seçimde de olacağını da şimdiden tahmin etmek çokta zor değil. Bu ve benzeri durumlar her seçimin olası bilinen ve tatlı yüzüdür.
Seçimler Demokrasinin bayramıdır. Kazananı ile kaybedeni ile üzüleni ile sevineni ile bir bütündür. Günümüz seçimleri gerek sosyal medya, görsel medya ve teknoloji anlamında eskilerine pek benzemiyor. Her hafta değişen biboardlar, binalardan sallanan devasa portre brandalar, yol kenarına tabela niyetine park edilen araçlar, gün boyu yüksek sesle gezinen araçlar ve bunlardan söylenenler milletin pekte ilgisini çekmediği gibi bazı durumlarda tepkisini bile alabiliyor.
Zaman çokta geçmiş değil; tüm adaylar bu ve benzeri durumların görüşüleceği bir masa etrafında toplanabilirler, örneğin araçların gezme saatleri ses yükseklikleri düzenlenebilir hatta toptan bu uygulamaya son verilebilir. Bu toplantıda ortaya konulan fotoğraf yavaş yavaş gerilen ortamı yumuşatabilir.
Çocukluğumdan aklımda kalan hatta günümüzde bile zaman zaman duyduğum bir seçim anısını sizlerle paylaşmak istedim; 27 Mayıs 1960 sonrası yapılan ilk yerel seçimlerde CHP adayı Mehmet Özbay (Fiyaka) ile Yeni Türkiye partisi adayı Ahmet Emre (Babam) hem çocukluk ve gençlik arkadaşları aynı zamanda öz teyze oğulladır. Seçim çekişmeleri nedeni ile Pınarbaşı mahallesindeki gençler kavga ederler olay yerine aynı Jip ile beraber giden her iki aday gençlere hitaben yaptıkları konuşmada seçimin geçici olduğunu her ikisinin dost ve akraba olduklarını söylerler ve çıkması muhtemel diğer olayları önlerler.
Besni bilinen ve yazılı tarihi 7 bin yıla dayanan birçok medeniyetlere ev sahipliği yapmış bağrından bir çok etnik kökenden insanı et tırnak gibi dayı yapmış yeğen yapmış, elti yapmış görüm yapmış bir motif kentidir. Hiç kimsenin siyasi makam hırsına alet edilemeyecek kadar azim bir şehirdir.
Buradan tüm adaylara çağrıda bulunuyorum; Besni ve Besnililiğe yakışır bir seçim olması için herkesin üstüne düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerekir.
Ortamı daha da gerecek söylem ve ifadelerden kaçınılması aksine gençleri seçim öncesi dostlukların seçim sonrası da devam edeceği yönünde telkin edilmesi gerekir.
Bu seçimde eğer bir tek kişinin burnu kanarsa; kazanan belki bir kişi olur ancak kaybeden BESNİ olur.
