Ağır bir başlık oldu galiba.
Evet öyle oldu.
Olsun.
Kırılan kırılsın.
Eğer sen, hem Milliyetçiyim deyip Atatürk’ün Milliyetçilik anlayışına dem vurup sonra da kafatascılık yapıyorsan bunu hak ediyorsun.
Malum son dönemlerde yaşlı bir kurt Cumhurbaşkanı yardımcıları biri Kürt diğeri Alevi olsun diyerek MİLLET OLMA kavramını ayaklar altına alarak ayrılıkçı ve bölücü tutumun dibine vurmuştur.
Yahu Anlayın artık.
Bu coğrafya bir çok halklardan oluşmuştur. Türkmen ,Çerkez ,Kürt, Boşnak birer halktır.
Halk dar kapsamlı sosyolojik bir olgudur. Örneğin Adıyaman sınırları içerisine yaşayan insanlara da Adıyaman halkı denir. Adıyaman Milleti denmez.
MİLLET daha geniş bir sosyolojik olgudur ki beraber yaşama azminde olan halkların tümünü kapsar. MİLLET olabilmek için etnik ve meshepsel kökene inmeden her halkın kendi değer yargılarını, ecdadından aldığı kültür birikimini yaşamasının önünü açarak birlikte bir yaşam oluşturma gayretinde olmalıyız.
Halklar beraber yaşama azminde ise MİLLET olur.
Peki bu kavramın ortaya çıkışı nedir diye soracak olursak,
Özellikle Sanayi devrimi sonrası sömürge yarışı ile oluşan EMPERYALİZİMİN DOĞUŞU ve Fransız İhtilali sonrası Egemen olma yarışı Millet olma kavramını ortaya koyarak ULUS DEVLETLERİN ortaya çıkışını sağlamıştır ki bu Ulus devletlerden biri de halkların verdiği Kurtuluş Mücadelesi sonrası kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Milletin Adı da Türk Milleti olarak tanımlanmıştır. Burada Türk Milleti kavramına itiraz edenlerin sayısı da azımsanmayacak kadar bir sayı içeriyor ki Anadolu Milleti kavramını bile ortaya koyanlar var.
Ama aslolan İSİM değil İŞLEV dir.
Yani bazılar Türk Milleti İsminden mi rahatsız yoksa uygulamasından mı?
İsme takılanlarla bir arpa boyu yol gidilmez bilirim. Aslolan işlevdir. Bu nedenle ki ayrıştırıcı mezhepsel etnik temele dayalı dil kullanmak bu güzel MİLLETE yapılacak en büyük darbedir.
Bu nedenle ben Atatürk’ü çok seviyorum.
Niye mi?
O
Gittiği her yerde bir defa olsun etnik mezhepsel bir dil kullanmamıştır. BENİM AZİZ MİLLETİM diyerek MİLLET olmayı hedeflemiştir.
Bilirim ki halkların kendi kaderini kendi tayin etme hakkı da vardır.
Bunun için ezme ve ezilme pozisyonlarının oluşması gerekir.
Türkiye de bu, 100 yıldır uygulamaya sokulmaya çalışıldı. Ama kurucu değerlerin sağlam temelleri buna 100 yıldır engel oldu.
Ya bundan sonra…
Bundan sonra diyorum,
Çünkü oluşan yeni yönetim sistemi bunu nereye taşıyacak bilemiyorum. Ama tehlikeyi büyük görüyorum.
Gönül dar kalıplı sosyolojik olguların kalkmasını da istiyor. Daha genişletelim diyorum açık alanı. Gelin DÜNYALI olalım.
Olalım olalım da Aney vermiyiiii
Önce Halk olabilenlere , Sonra Millet olma azminde olanlara , ve Dünyalı olmaya göz kırpanlara selam olsun.