Her şeyin giderek değiştiği günümüzde; Bazı uygulamaların günün şartlarına göre güncellenmesi doğaldır. Hızlı bir şekilde alım gücü düşen vatandaşın aylık gelirinin döviz karşılığının giderek düşmesi geçim sıkıntısının ana nedenleridir. Tüm bu olumsuzluklar yanında yakınını kaybeden özellikle orta ve alt gurubundam kişileri 3 günlük zorlu bir maraton beklemektedir. Daha önceleri 7 gün olan bu süreç yaklaşık 35 yıl önce Merhum Abidin Baba başta olmak üzere bazı kanaat önderleri tarafından 3 güne düşürülmüş ve çok yerinde bir kararla ilk Bayram uygulamasına son verilmişti.
Belediye'nin mezar ve defin işlemlerini üstlenmesi ve son yıllarda Besni Belediyesi cenaze hizmetleri sorumlusu Duran Varol başarılı çalışmaları vatandaşın yükünü oldukça hafifletmiş olsada taziye yerlerinde ki masraflar oldukça kabarık ve fuzuli işlemlerden oluşuyor. Bu işe bir çözüm bulunmalı ve bazı kolaylıklar getirilmelidir. Burada asıl iş Şehrin yerel idarecileri ve özellikle Müftülük başta olmak üzere STK lara düşmektedir.
Benim önerilerim;
Ayrıca ben bu uygulamayı bir süre önce kaybettiğim eczane çalışanımın 8 yaşındaki kızının taziyesinde bire bir uyguladım.Ancak vermek istedğim mesaj çocuk cenazesi olarak algılandı. Aşağıda belirttiğim durumlar Başta İstanbul olmak üzere bir çok ilde daha da katı bir şekilde uygulanmaktadır.Yani dinen herhangi bir sakıncası olmadığı aşikardır .
1- Defin sonrası mezarlıkta cenaze yakınlarının çıkışta durması ve baş sağlığı dileklerinin iletilmesi aynı anda taziye evine akını azaltır diye düşünüyorum.
2- Cenaze yemeklerinin tamamen kaldırılmasına karşıyım. Defin için çevre iller ve köylerden gelen tanıdıklara sırt dönerek yemek yemek hoş olmaz
3- Taziye evlerinde yemek saatleri öğlen ve akşam mesailerine uygun olarak Öğlen yemekleri 13.oo Akşam yemekleri 18.oo
En önemlisi bu saat aralığında Taziye ziyereti yapılmaması gerekir.
4- Asıl yükü oluşturan 3 Mevlüdü yemeği kaldırılmalı ve kendi görüşümce ikinci gün ikindi vakti Mevlüt veya Kuran tilaveti ve hatim duası ve Tatlı-Helva ikramı ile sonlandırılmalı.Mevlüt ve ilahiler ile süslenen törenlerden vazgeçip aile ye yakın bir hocanın kuran tilaveti ve hatim duası yeterli görülmelidir.
5- Taziye dileklerinin sosyal medya ve telefon aracılığı yapılması cenaze sahibinin yükünü bizraz olsun hafifletir
6- Cenaze yakınına maddi yardım (Çay-İşçilik -Yemek) gizli bir şekilde yapılmalıdır.
7-Defin dönüşü öğlen veya ikindi sonrası 100 kişilik Yemek defin hizmetlerini yürüten Besni Belediye tarafından Belediye Aşevi tarafından yapılarak tüm hizmetlerini taçlandırmalıdır.
400 Kişilik Mevlüt yemeğinin kırk bin
normal bir yemeğin 7 bin ila on bin lira arasında değiştiğini düşünürsek toplumun çok büyük bir kesiminin bu işin altında ezildiğini apaçık görürüz.
Bazı hurafeler bizim gençliğimizi rahatsız etsede şimdi gülümsemeyle anılıyor;
Hacı Reşit Emre Camisinden alınan cenaze omuzlarda Atatürk Caddesi üzerinden semizler yokuşundan aşağı dopru inerek pınarbaşı köprüsünden ve mahallenin içinden geçerek Toktamış mezarlığına götürülürdü. Beşiktarla ve Hıra Mezarlığıda oradan geri kalmazdı
Cenazenin omuzlar üstünde gitmesi sevaplı derlerdi.
Halbu büyük şehirlerde cenazeler Arabayla taşınarak bu sevaptan yıllardır mahrumdu.
Halbu ki Bir çok çifçinin traktör ve römorku mevcuttu.
Hayırsever Çiftçilerimizden H.Osman Özbay'ın pikabı vardı ama ne hikmetse Besni Belediyesi bu hizmeti üstlenene kadar bu konuda hiç kimse çözüm yoluna gitmedi.
Defin dönüşü özellikle Beşiktarla yolunda Kaymakam Teyze ve komşularının kalaylı hangil içerisinde evlerinin önüne koydukları buzlu suyu ve hangil kenarına çirtiğinden asılan kulplu tast anılarımızda güzel hasletler olarak kaldı.
