Menü
AKP'nin yargıyı ve yargı mensuplarını teslim almaya çalıştığını belirten Başkan Doğan:" Tek adam keyfiyetine bağlı hukuksuz kararlara karşı sessiz kalmayacağız" dedi.
Başkan Doğan, iktidardan güç alan Yargıtay'ın, Anayasa Mahkemesi üyelerinin aldığı karar neticesinde haklarında suç duyurusunda bulunmasına ilişkin eleştiride bulundu. Anayasa Mahkemesi'nin bütün kurum, kuruluş ve unvanlardan üstün ve dokunulmaz olduğunu hatırlatan Başkan Doğan açıklamasında şunları söyledi: Adalet bu ülkenin mihenk taşıdır. Yargıtay 3. Dairesinin, Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında verdiği suç duyurusu kararı ile ülkemizde adalet ve hukukun aldığı derin yaralardan sonra artık demokratik işleyişini de kaybetme yolunda daha ivmelenmiş olduğuna birlikte şahitlik ediyoruz. Oysa ki devletlerin en büyük gücüdür hukuk ve adalet. Hukukun temsilcileri kurumların bile artık siyasi bilinçle hareket etmeleri, siyasi otoriteye biat etmeleri ancak ve ancak bu ülkenin geleceğini dinamitlemekten başka hiçbir işe yaramaz.
“Bu adaletsizliklere karşı mücadelemiz devam edecek”
Ülkenin tüm hukukçuları, baroları bu konuda kesin tavır alıp, bir direniş göstermeye devam etmelidir. Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in de dediği gibi sizler Anayasa Mahkemesi’ni yok sayarsanız, yarın birileri de meclisi yok sayar. Kuvvetler ayrılığının en önemli bileşenlerinden biri olan yargı, artık ülkemizde özgür ve tahakküm altında asla olmamalıdır. 9 Kasım kararları, anayasasızlaştırma ve milletin iradesini yok sayma çabalarının bir uygulamasıdır. Cumhuriyet Halk Partili milletvekillerimizin adalet nöbeti de tam da bu hukuksuzluk sürecine karşı bir duruş ve direniştir. Örgütlerimiz de bu tek adam keyfiyetine bağlı hukuksuz kararlara karşı sessiz kalmayacaktır. Genel Başkanımız liderliğinde, 9 Kasım’dan bu yana asla sessiz kalmayacak ve bu hukuk darbesini halkımıza anlatacağız. Bu mücadelemize destek olmak isteyen tüm paydaşlarımızı da hukukun üstünlüğü noktasında aynı kararlılıkla kendilerini davet ediyoruz.
Ayrıca Anayasa Mahkemesinin Hatay milletvekili Can Atalay için verdiği hak ihlali kararı sonrası tahliyesi engellenmiş ve dahası kişi hürriyetinden yoksun bırakma suçu da işlenmiştir. Bütün bu hukuksuz ve keyfiyetçi kararlara karşı, parti ayrımı yapmadan tüm halkımızı mücadelemizi savunmaya ve omuz vermeye davet ediyoruz." dedi.
